Hayalhane sakinimiz Ahmet Önel iyi ki var! Birileri bize agaçlarin hisirtilarini, sokagin sesini, suskun insanlarin müzigini hissettirmeli, öyle degil mi? Ne de olsa güzel bir ezgiye kimse kayitsiz kalamaz! Hele bu ezgi, usta ellerden süzülüyorsa…
Esenlik Bey, canim çellosunu bir süreligine Oguzlara birakir çünkü sehir disina çikmalidir. Böylelikle konuskan arkadasi yalniz kalmayacaktir. Oguz ve kedisi Kekik’in de onu yalniz birakmaya pek niyetleri yoktur zaten. Yeni dostlariyla bir ezgi bulmak için kollari sivarlar.
Günler süren denemeler olumlu sonuç verir. Hos bir ezgi çellonun yayina takilivermistir iste. Ama o da nesi? Ezgi onu sakladiklari yerde degildir artik, biri onu çalmistir. Yani ezgilerini tekrar çalamazlar çünkü ezgileri çalinmistir. Ne garip… Peki bir ezgiyi kim, neden çalar ki?
Bu hossohbet kitabi okurken fon müzigimiz sicacik pogaçalar, sazli düslü karakterler, konuksever asansörler, müzik kulagi olan kediler ve daha niceleri olacak. Yeri gelmisken sunu da belirtelim isteriz: Etrafimizdaki her ayrinti bize sarkilar söyleyen bülbül sesli bir sarkici, hiç durmadan sakiyan bestekâr bir serçe gibidir. Bir de içimizin sarkilari var elbette. Bütün is tüm bu sarkilari duyabilmekte!
Ürün Adı: Ezgimizi Kim Çaldı?